Kartal, memur ve emeklinin daha temmuz maaşını aldığı gün zam yağmuruna tutulmasının, zaten tahrip olmuş gelir kaybını perçinlediğini vurguladı.

Geniş toplum kesimlerini rahatlatmadan ekonomiyi düzeltme arayışının, beraberinde sadece ekonomik sıkıntıya değil aynı zamanda sosyal problemlere de yol açacağına işaret eden Kartal, hükümetin bu gerçeği görmesini ve buna dair tedbirleri hayata geçirmesini talep etti.

Akaryakıta gelen %25’lik zammın vatandaşın neredeyse tüm gider kalemlerine fiyat artışı olarak yansıyacağını, bunun da enflasyonu tetikleyeceğini belirten Kartal, “Hükümetin, yaşanan ekonomik darlığı aşmak için ilk ve en kolay tedbir olarak dar ve sabit gelirli geniş bir kesimi etkileyecek tedbirleri devreye alması, sosyal devlet anlayışıyla uyuşmaz. Memur ve emeklimizin, daha temmuz maaşını aldığı gün zam yağmuruna tutulması, zaten tahrip olmuş gelir kaybını perçinlemiştir. Daha önce defalarca kez tecrübe edildiği gibi, geniş toplum kesimlerini rahatlatmadan ekonomiyi düzeltme arayışı, beraberinde sadece ekonomik sıkıntıya değil aynı zamanda sosyal problemlere de yol açmaktadır“ değerlendirmesinde bulundu.

TALEPLERİ SIRALADI

Kartal, şunları kaydetti:

“Acilen emeklilerimizin ücretlerinde düzenleme yapılmalıdır. Kamu çalışanlarının zaten yetersiz olan maaşlarının vergi kesintileriyle daha da örselenmemesi için %15’lik vergi dilimine sabitlenmelidir.  Akaryakıt ve vergilerdeki fahiş artışların enflasyonu daha artıracağı ortadadır. Dolayısıyla enflasyon farkı aylık olarak maaşlara yansıtılmalıdır.  Seyyanen yapılan artışlar taban maaşa eklenmeli ve böylece emekli aylıklarının da artışı sağlanmalıdır. Ek ders ücretleri gibi yan ödemelerdeki zam oranının %17,55’te kalmış olması kabul edilemez. Memurumuz için önemli bir gelir kalemi olan ek ödemelerdeki artış oranları da yükseltilmelidir. Hepsinden önemlisi, ekonomik daralmışlığı aşmak için en kolay yol olan sabit ücretlilerin tepesine binmeden önce, her düzeyde kamuda ciddi ve disiplinli bir tasarruf anlayışı hakim kılınmalıdır”

Gazete Bakış Haber Merkezi