Bencillik, kişisel çıkara odaklanan kişinin, başkalarını görmezden gelerek kendi çıkarlarını her zaman ve her durumda ön planda tuttuğu bir davranış biçimidir. Yani başkalarının iyiliğini veya ihtiyaçlarını dikkate almadan kendini ve çıkarlarını önemsemesi, düşünmesi anlamına gelir.

İnsanlar özellikle bazı zor zamanlarda doğal olarak ben merkezli davranışlar sergileyebilirler. Ancak sık ve yoğun biçimde bu davranışları sergilemek bencilliğin sizin davranış biçiminiz ve tarzınız olduğunu gösterir. Bu da insanın yaradılış amacına ve erdemlerine ters düşen ve hiç de insani olmayan bir tutumdur. Çünkü bencil insan şahsi düşünür ancak şahsiyet konusunda eksiktir. Nankör ve vefasızlık özelliklerine sahiptir. Minnet ve şükran duygusu eksiktir. Tam bir ‘ben’ tiryakisi olmuşlardır. Kibir göbek adları olmuştur. Sadece kendi sınırları vardır. Ödün vermeyi asla sevmezler. Sizin istek ve ihtiyaçlarınızın onlar için hiçbir önemi yoktur. Çünkü ego merkezli düşünce yapısına sahiptirler. Yaşadığımız toplumda bu tip insanlar oldukça çoğaldı. ‘Gemisini kurtaran kaptan’ anlayışı her geçen gün daha da revaçta görülmeye başlandı. İnsanlar kendilerinden başka hiç kimseyi düşünmez oldu. Oysaki yaşadığımız coğrafya yardımlaşmanın, hoşgörünün, empatinin merkezi durumundadır. Yüzlerce yıldır imece denen bir yardımlaşma geleneği hala devam etmektedir. Nitekim gerek dini inançlarımız gerek yaşadığımız coğrafyanın demografik yapısı, kültürümüz, örflerimiz yüzlerce yıldır bize bunu öğütledi. Şimdi ne oldu da bu kadar bencil enaniyet duygusu toplumda egemen kılındı. Bencilliğin bir ilaçlı tedavisi yok. Ancak manevi bir terbiye ile çocukluktan, aile ve okul aracılığıyla önüne geçilebilir. Paylaşımın ne kadar önemli ve insana huzur veren bir davranış olduğu gerçeği çocuklarımıza aşılanırsa gelecek nesiller daha az bencil olacaktır. Bu çok önemlidir. Çünkü bencil insan ilgisiz, üzüntü duymayan, asalak, suçluluk hissetmeyen, keşke demeyen, anti sosyal kişilik bozukluğuna yatkın insanlardır. Bu da bir toplum için oldukça tehlikeli bir durumdur. Bir ülkede toplumsal dayanışma olmazsa o ülkenin devamlılığı zora girer ve geleceği tartışılır bir hal alır. Dost gemileri limanda demirli kalır. Bir türlü denize açılamaz.

Bencil insan öznesi olmadığı başarılara kayıtsız kalır. Hatta o başarılara bir süre sonra hasım kesilir. Türk milleti olarak bize yakışan paylaşmayı bilmek ve bencil olmamaktır.