İyilik, hiçbir maddi ve manevi karşılık beklemeden yapılan yardım demektir. İnsanların toplumla ve tüm kurumlarla olan bağını daha güçlü kılar.

Toplumun güçlenip daha çok gelişmesine katkı sağlar. Toplumsal ve bireysel ilişkilerde bakım onarım sağlar. İyilik aynı zamanda toplumsal yaşamda ortaya çıkabilecek negatif ve olumsuz istenmeyen durumların önlenmesinde sigorta görevi yapar. İyilik insan gelişimini karşılayan, insan çıkar ve dileklerine uygun düşen kişiye, topluma, bir sınıf ya da başka bir gruba yarar sağlayan ruhsal olgunun niteliğidir.

İyi insan olmak hem çok zor hem çok kolaydır. İyi insan güzel ahlaklı dürüst, anlayışlı, empati kurabilen, hayatına ve çevresine pozitif katkı sağlayan, yaşamın sorumluluğunu alan ve bunun gibi bir çok özelliklere sahip insandır. Bu tip iyi insanlar ahlaki değerlere önem veren hayatta keşkesi az olan insanlardır. Bencil değillerdir ve karşısındaki insanları daima düşünenlerdir. Bazı konularda fedakarlık yapmak bu insanların doğasında vardır. İyi insanlar içten ve samimi insanlardır. Bu özelliklerini karşısındakilere yansıtırlar. İyiliği kendine yaşam tarzı yapanlar kemale ermiş olgunlukta bir karakter yapısına sahiptirler. Bir düşünürün dediği gibi; ‘’İnsanlar buğday başağına benzer. İçleri boşken kafaları havadadır. İçleri doldukça kafaları eğilir.’’

Bu durum genelde iyilik yapan insanların hayat tecrübelerinin ve iç huzurlarından kaynaklanan mütevaziliğin bir göstergesi niteliğindedir. Bu özellikleri taşımak iyilik yapan iyi insanlar için oldukça kolaydır. Zira karakteri oturmuş, önyargısız, empati yeteneği gelişmiş, dünyaya geliş amacının iyilik ve iyi insan olmak üzerine olduğunu idrak etmiştir. Ne mutlu böyle insanlara hem kendilerine hem de çevrelerine huzur verirler. Çünkü iyilik ve iyi insan olmak iyidir. İnsanı rahatlatır.